Küreselleşmeye karşı bir duruş örneği,
Hugo Chavez, 2004 yılında Venezüella'da gerçekleşen 12'nci
G-15 zirvesindeki konuşmasının son bölümünde özel bir öneri getirmek istediğini
söyleyerek bir TV kanalı oluşturulması gerekliliğinden bahseder;
"Güney'in ülkeleri olarak bizler Kuzey'in medya tekelinin
birer kurbanı haline geldik; Ülkemizin dört bir yanına yayılan bu iktidar
sistemi, gerçekliğimize aykırı da olsa, yurttaşlarımızın aklına
kimi bilgiler, değerler ve tüketim alışkanlıkları
yerleştiriyor ve böylelikle insanlar onun hakimiyetinin en güçlü ve etkili araçları haline
dönüşebiliyor. Egemenliğin en mükemmel
biçimi, egemenlik altına alınan insanların kendilerini egemen taraftaymış gibi
hissetmeleridir. Bu gerçeklikle yüzleşmek ve onu değiştirmeye başlamak için
geliştirdiğim öneri, tüm dünya çapında yayın yapacak ve Güney
ülkelerinden haber ve görüntüler sunacak bir TV kanalının oluşturulmasıdır.
Medya tekelini kırma yönündeki atmamız gereken ilk ve temel adım bu olabilir
diye düşünüyorum. Bu TV kanalı, çok kısa bir süre içerisinde, tüm
dünyaya bizim değerlerimizi, kökenlerimizi anlatabilir. Ve yine tüm
dünyaya, Güney'in derinlerinden, Uruguay'dan, Plata Nehri 'nin gümüşten bir deniz
gibi akıp giderken Buenos Aires'i yıkayıp Montevideo'yu maviye boyadığı sulardan çıkmış büyük şair Mario
Benedetti 'nin 'Bu dünyada Güney var' sözleriyle seslenebilir."
Buyrun yerel
söylenceleriyle de ünlü Latin Amerika'dan, Uruguay'dan bir yazar: Mario
Benedetti'nin şiiri.
Bu dünyada Güney de var
Fransız asaleti
Ve İsveç Akademisiyle
Amerikan sosları
Ve İngiliz anahtarıyla
Füzesi ve ansiklopedileriyle
Yıldız savaşları
Ve müreffeh günahkarlığıyla
Ve tüm o şöhretli gürültüsüyle
Hüküm sürer Kuzey,
Lakin aşağılarda bir yerlerde
Derinlerde, köklerde
Hafızanın dehlizlerinde
Hiç kimsenin unutamayacağı
Ve hiç kimsenin ölmeyeceği
Ve hiç kimsenin yaşayamayacağı
Ve böylece hep birlikte
Mucizelerin yaratılacağı
Bir yer var:
Bu dünyada güney de var.
Mario Benedetti
Kaynakça: ALAYOĞLU Sevilen
Toprak, ‘Aşağıdan Küreselleşmenin ‘Kahramanı’ Telesur”, M.Ü. S.B.E. Radyo
Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı-İletişim Bilimleri Bilim Dalı, Aralık 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder